4 Aralık 2011 Pazar

Küçük Askere Neden Ad Verilmez

Feodalizm denen düzen hiç kurulmasaydı bugün daha az mı problemimiz olurdu acaba? Süzeren ve vassal kelimelerinin kullanılmasından çok önce, güç kavramının peşisıra gelişmişti ezmek ve ezilmek ama en azından sosyal değerler sistemine bu kadar dahil olmamıştı sanki. Töre ve namus kelimelerinin hayat bulması, bireyin, en çok da kadının metalaşması zihniyeti bu kadar pervasız bir yayılma gösterir miydi yinede? Ahlak kavramının en temel kavramlarından hariç ne varsa çağın ekonomik sistemine uyum sağlamasında bu düzenin de parmağı olduğu şüphesiz.

Günümüzde katillerin pek çoğunun kendini suçlu görmeyişi, inandıkları değerler uğruna- değerlerini korumak adına cinayet işlemelerinden dolayı bilakis haklı bir eylem gerçekleştirdiklerine inanmaları korkunç olmaktan ziyade üzücüdür de. Yıllar önce yapılan bir işbölümünün kadını yararsız/ önemsiz olarak etiketlemesi neticesinde, kadının yaptığı onca şeye rağmen kontrol altında tutulmaya çalışılması çabası sırf kadınları değil, erkekleri de mahvetmektedir aslında. Kadın birey olmak isteğini, özgürleşme çabasını her yaşatmaya çalıştığında bir darbe almaktadır. Dünya üzerinde öldürülen kadınların neredeyse  %70'inin eşleri&sevgilileri tarafından katledilmesi sistemin tamamına, hatta aşk ve evlilik kültürüne bir eleştiri getirmelidir bence. Düğünleri kutlama değil de kadın aidiyetinin ifşa edilmesi olarak gören bu zihniyet, şiddet gören kadınların, diğer aile bireylerince 'geçer, suyuna git azcık' diye avutulmaktan öte, katledilmesini engellemek için hiç bir çaba sarf etmemektedir.

Küçücük bir erkek bebeğe dayatılan kız kardeşini koruma, sahiplenme sorumlulukları şüphesiz ilerleyen dönemlerde bu erkeklere kadınları kontrol etme hakkı da sağlamaktadır. Hatta bu sorumluluklar erkek egosunun bir besini haline gelmekte, bu yanı güçsüz olan erkekler toplum tarafından dışlanabilmektedir. Erkek dijital bir zihinle çalışan makine haline dönüşüp hayatı 0 ve 1 lerle yorumlayıp, gri tonlarının varlığından bile haberdar olamamaktadır. Empati yeteneği zaten hiç gelişememiştir. Küçük asker hayatı boyunca tüfeğine bakıp, askere giderken, küçük Ayşe bebeğine bakıp, ona ninni söylemek zorunda bırakılmıştır. Küçük Ayşe büyüyüp de azıcık evinin kapısını aralayıp, özgürlük solumak istediğinde, hiç büyüyemeyen adsız asker bunu bir savaş zannedip tüfeğini kapar, doğrultur artık büyüyüp boyun eğmek istemeyen Ayşe'ye. Yani küçük asker görevini yapıp cezalandırır bundan sonra varolamayacak Ayşe'yi.

Acıdır ki günümüz muhafazar düşüncesi de kadın itaat etsin istiyor. Kadına da, erkeğe de birey olma yolunu açtığı için Atatürk'ten nefret ediyor ve onu kalplerle, beyinlerden silebilmek için cadı avına benzer saldırılar düzenleyip duruyor. Kimse bu gidiş nereye demiyor. Diyenler zaten hakkında hüküm verilmese de binlerce gündür karanlıkta.






Hiç yorum yok: